Eylül 2024

Körlük

José Saramago’nun Körlük adlı eseri, bilinmeyen bir salgının aniden ortaya çıkarak tüm insanları kör etmesiyle başlayan distopik bir dünyayı anlatır. Roman, toplumun körlüğe karşı tepkisini, bireylerin ahlaki çöküşünü ve toplumsal düzenin hızla çöküşünü gözler önüne serer. Körlük metaforu, insanoğlunun içinde bulunduğu sosyal, ahlaki ve politik yozlaşmayı sembolize eder. Her şeyin hızla kaosa sürüklendiği bu ortamda, […]

Körlük Devamını Oku

Bir Bunalım Çağında Toplum Felsefeleri

Pitirim Sorokin’in Bir Bunalım Çağında Toplum Felsefeleri adlı eseri, toplumların geçirdiği kriz dönemlerini ve bu dönemlerin felsefi, sosyal ve kültürel etkilerini ele alan kapsamlı bir analizdir. Sorokin, toplumların tarih boyunca döngüsel krizlerden geçtiğini ve her krizin ardından farklı felsefi yaklaşımlar, kültürel eğilimler ve sosyal yapılar geliştirdiğini savunur. Kitap, özellikle Batı medeniyetinin 20. yüzyılda yaşadığı bunalımlar

Bir Bunalım Çağında Toplum Felsefeleri Devamını Oku

Uygarlıkların Grameri

Fernand Braudel’in Uygarlıkların Grameri adlı eseri, dünya tarihine sosyo-ekonomik ve kültürel açıdan derinlemesine bakan kapsamlı bir çalışmadır. Braudel, tarihi sadece siyasi olaylarla sınırlandırmaz, onun yerine insan yaşamının farklı yönlerine de odaklanır: ticaret, ekonomi, coğrafya, kültür ve toplum yapıları. Yazar, medeniyetleri sadece büyük liderlerin ya da savaşların eseri olarak değil, çok daha geniş ve yavaş gelişen

Uygarlıkların Grameri Devamını Oku

Dünya Tarihi

William McNeill’in Dünya Tarihi adlı eseri, insanlık tarihini geniş bir perspektifte ele alarak, dünya çapındaki uygarlıkların gelişim sürecini anlatan kapsamlı bir çalışmadır. McNeill, dünyanın çeşitli coğrafyalarında ortaya çıkan medeniyetleri, kültürel, sosyal, ekonomik ve teknolojik açıdan inceleyerek, bu medeniyetlerin birbirleriyle nasıl etkileşime girdiğini detaylı bir şekilde sunar. Kitap, özellikle tarımın icadı, ticaretin yayılması, savaşların rolü ve

Dünya Tarihi Devamını Oku

Dünya Tarihini Yeniden Düşünmek

Dünya Tarihini Yeniden Düşünmek (Rethinking World History), Marshall Hodgson’un dünya tarihine yönelik eleştirel bir perspektiften bakarak geleneksel tarih anlatılarını sorguladığı bir eserdir. Hodgson, dünya tarihinin yazımında Batı merkezli yaklaşımların hakim olduğunu ve bu durumun, tarihsel gerçeklerin ve gelişmelerin yanlış yorumlanmasına yol açtığını savunur. Kitap, dünya tarihini Batı merkezli anlatılardan kurtarıp daha dengeli, çok merkezli ve

Dünya Tarihini Yeniden Düşünmek Devamını Oku

Küresel Çağda Tarih Yazmak

Lynn Hunt’ın Küresel Çağda Tarih Yazmak (Writing History in the Global Era) kitabı, küreselleşme bağlamında tarihin nasıl yazıldığını ve tarihçiliğin bu süreçte nasıl dönüştüğünü ele alır. Hunt, küreselleşme ile birlikte tarihyazımının, geçmişteki sınırları aşan daha geniş bir çerçevede nasıl yeniden şekillendiğini tartışır. Hunt’a göre, tarihçilerin küresel perspektiflere daha fazla odaklanmaları ve yerel tarih anlayışının ötesine

Küresel Çağda Tarih Yazmak Devamını Oku

Şarkiyatçılık

Edward Said’in Şarkiyatçılık (Orientalism) adlı eseri, Batı’nın Doğu’ya bakış açısını ve Doğu’yu nasıl inşa ettiğini sorgulayan, modern akademide büyük bir etki yaratmış önemli bir metindir. Said, bu çalışmasında, Batı’nın Doğu’yu nasıl stereotiplerle dolu bir imge ve bilgi kaynağı haline getirdiğini, aynı zamanda bu bilgi üzerinden nasıl bir egemenlik kurduğunu derinlemesine ele alır. Kitabın temel argümanı,

Şarkiyatçılık Devamını Oku

Tarih Hırsızlığı

Tarih Hırsızlığı, antropolog Jack Goody tarafından kaleme alınan ve Batı medeniyetinin tarih yazımı süreçlerini eleştiren önemli bir eserdir. Goody, bu kitapta Batı’nın tarihsel süreçleri kendi çıkarları doğrultusunda nasıl yeniden kurguladığını ve “tarihi hırsızlık” olarak adlandırdığı bu durumu nasıl gerçekleştirdiğini irdeler. Ona göre, Batı’nın tarih yazımı, çoğu zaman diğer medeniyetlerin kültürel, teknolojik ve bilimsel başarılarını küçümseme

Tarih Hırsızlığı Devamını Oku

Komünist Manifesto

Komünist Manifesto, Karl Marx ve Friedrich Engels tarafından 1848 yılında kaleme alınan ve komünizmin temel ilkelerini ortaya koyan kısa ama etkili bir metindir. Manifesto, tarihin ilerleyişini sınıf mücadeleleri üzerinden okur ve kapitalizmin doğal bir sonucunun, sınıfsız bir toplum olan komünizme dönüşüm olacağını savunur. Metin dört ana bölümden oluşur ve her bölümde komünizmin felsefi temelleri, kapitalizmin

Komünist Manifesto Devamını Oku

Scroll to Top